Kafamızda taşıdığımız 1 kilo 350
gramlık koca bir labirent. Her gün tepemizde ve bizi o yönetiyor. Bazen
duygusal, bazen sinirli; kimi zaman manik, kimi zaman depresif. En güzel
duyguların da, şeytani emellerin de planlayıcısı o... Sırlarla dolu, kapalı ve
karanlık bir kutu gibidir beynimiz.
İşte beynin çözülemeyen 10 sırrı:
1. Bilgi nöronlarda nasıl kodlanıyor?
Beynin en karışık
işlemlerinden bir tanesi, bilginin kodlanması. Bu süreçte beyindeki nöronlar,
yani sinir hücreleri, zarlarının dışında elektrik akımı oluşturuyor. Bu elektrik
akımları, akson adı verilen uzantılara ulaşarak, onlar vasıtasıyla gerekli olan
kimyasal sinyallerin açığa çıkmasını sağlıyor. Bu akımlar sayesinde dünyayla,
çevremizde olup bitenle ilgili bilgiler beynimize aktarılıyor. Ne görüyorum?, Aç
mıyım?, Hangi sokağa sapayım? gibi sorulara yanıt işte böyle
bulunuyor.
2. Anılar beyinde nasıl saklanıyor ve nasıl tekrar
hatırlanıyor?
Bir kişinin ismi gibi, yeni bir şey öğrendiğinizde beynin
yapısında birtakım fiziksel değişiklikler meydana geliyor. Ancak bu
değişikliklerin hâlâ ne tür değişiklikler olduğunu, nerelerde meydana geldiğini,
bilginin nasıl depolandığını ya da yıllar sonra tekrar hatırlanarak tekrar nasıl
gündeme getirildiğini anlayamıyoruz.
Beyinde çeşit çeşit hatıralar var. Ancak
beyin, kısa dönem anılarla (yeni öğrenilen bir telefon numarasını hatırlamak
gibi), uzun dönem anıları (geçen yıl doğum gününüzde yaptıklarınız gibi)
birbirinden bir şekilde ayırıyor. Beyin travması ya da beynin zarar görmesi ise
bu yetenekleri bozabiliyor.
3. Beyin, geleceği nasıl öngörüyor?
Çoğu
zaman gelecekle ilgili birtakım planlarımız ve öngörülerimiz olur. Geleceğin
nasıl şekilleneceğini düşünürüz. Beynimizde, gelecekle ilgili bir şekil vardır.
Ancak beynin bu gelecek simülasyonunu nasıl yaptığı henüz anlaşılmış değil.
Beyin, dünyayla ilgili öngörülerde nasıl bulunabiliyor? Bilim adamları hâlâ
bunun yanıtını arıyor.
4. Duygu ne demek?
Beyin, sadece bilgi
biriktiren bir organ değil; aynı zamanda duygu, motivasyon, korku ve umutları
barındıran bir organ. Bütün bunlar bilinçaltında olan şeyler
aslında...
Örneğin beynin duygularla ilgili bölümü sinirli yüzlere, o yüzleri
görmeden de tepki verebiliyor. Kültürler arasında da temel duyguların dışa
vurulması, aslında birbirine benziyor. Hatta Darwinin de gözlemlediği gibi,
temel duyguların ifade edilmesi bütün memelilerde benzer.
Bilim adamları,
insanların fiziksel tepkilerinin sürüngenlerin ve kuşların tepkilerine çok ciddi
bir şekilde benzediğine dikkat çekiyorlar.
5. Zekâ nedir?
Zekâ farklı
şekillerde karşımıza çıkıyor. Ancak biyolojik açıdan zekânın ne anlama geldiği
henüz bilinmiyor. Milyarlarca nöron, bilgiyi harekete geçirmek için nasıl
birlikte çalışıyor? Gereksiz bilgi beyinden nasıl siliniyor? İki kavram
birbirine uyunca ve böylece bir soruna çözüm bulduğunuzda, beyinde neler oluyor?
Zeki insanlar bilgiyi beyinlerinde hatırlaması kolay, ayrı bir bölgede mi
muhafaza ediyorlar?
Beyin fonksiyonları nın temel işleyişiyle ve nöronlar
arasındaki bağlantılarla ilgili, bilim adamlarının elinde hâlâ çok az bilgi var.
Ancak zekânın, beynin tek bir alanıyla değil, pek çok bölgesiyle ilgili olduğu
üzerinde duruluyor. İnsan beyninin diğer canlılardan farkı hâlâ
araştırılıyor.
6. Beyin, zamanı nasıl algılıyor?
Alkışladığınızda ya
da parmağınızı şıklattığınızda sesi mi daha önce duyarsınız, hareketi mi daha
önce görürsünüz?
Her ne kadar duyma yeteneği, görme yeteneğinden daha hızlı
çalışsa da, parmakların görüntüsüyle, çıkarılan ses aynı anda gerçekleşiyormuş
hissi doğuyor. Yani beyin pek çok olayın aynı anda gerçekleştiği hissi yaratarak
aslında bizi kandırıyor. Beynin zamanla oynadığını aslında çok kolay
anlayabilirsiniz.
Aynanın karşısında sol gözünüze bakın. Daha sonra
bakışınızı sağ gözünüze kaydırın. Gözlerinizi diğer tarafa çevirmek bir zaman
alıyor elbette. Ancak siz gözlerinizin hareket ettiğini görmüyorsunuz.
Gözlerinizi kırpıştırdığınızda da aslında gözleriniz çok kısa süreliğine de olsa
karanlıkta kalıyor. Ancak bu karanlığı da görmüyorsunuz.
7. Nasıl uyuyor
ve rüya görüyoruz?
Zamanımızın üçte birini uyuyarak geçiriyoruz.
Araştırmalara göre, az uyumak sinir sisteminde bozukluğa yol açıyor. Canlılar
uyuduklarında beynin bir bölümü de uyuyor, ama uykunun mekanizması, işleyişi
hâlâ bilinmiyor. Uykuda nöronların aşırı derecede hareket halinde oldukları
biliniyor.
Ayrıca önemli bir sorunu çözmeden önce uyumanın, o sorunu
çözebilmek açısından yararlı olduğu da düşünülüyor. Düzenli uykunun, öğrenme
kapasitesini de artırdığı söyleniyor. Özetle, uyku sayesinde beyin bir şekilde
gerekli bilgileri depoluyor, gereksizleri ise ekarte edebiliyor.
8.
Beynin ayrı ayrı olan sistemleri, birbirleriyle nasıl bütünleşiyor?
Gözle
bakıldığında, aslında beynin her bölgesi aynı görünüyor. Ancak aktivitelerini,
işlevlerini ölçtüğümüzde, her nöron bölgesinde farklı bilgilerin kayıtlı
olduğunu görüyoruz.
Örneğin görme yeteneğini ilgilendiren bölgenin içindeki
alanlarda hareketler, yüzler, köşeler ve renklerle ilgili çeşit çeşit bilgiler
bulunuyor. Yetişkin bir insanın beynini, çeşitli ülkelerin bulunduğu bir dünya
haritasına benzetebiliriz. Beynin içinde koku, açlık, acı, hedef koyma,
sıcaklık, öngörü ve daha pek çok şeyle ilgili beyin ağları var. Farklı
işlevlerine rağmen bu sistemler birbirleriyle bir şekilde bütünleşerek çok iyi
bir işbirliğine giriyorlar.
9. Bilinç nedir?
İlk öpücüğünüzü düşünün.
Bu, hafızanızdan hiç çıkmaz. Peki bu hafıza, bu deneyimi yaşamadan, bu deneyimin
bilincinde olmadan önce neredeydi?
Modern bilimde, bilinç çözülememiş olan en
önemli sırlardan biri. Bilinç, tek bir fenomen değil. Peki ne? Bilinç, beyindeki
hangi sistemlerle ilgili? Bilim adamlarının bu konuda da hiçbir fikri
yok...
Şimdiye kadar yapılan araştırmalara göre, bilinç konusunda, büyük bir
ihtimalle yine bir grup aktif nöron iletişim içinde. Bilincin altında yatan
mekanizmanın moleküllerle ya da hücrelerle ilgili olabileceği üzerinde de
duruluyor. Belki de mekanizma, bu sistemlerin etkileşimleriyle oluşuyor. Bilim
adamları bu sıralar bilincin, beynin hangi bölgeleriyle ilgili olduğunu
araştırıyorlar.
10. Bilgisayara karşı beyin
Beyindeki elektrik
akımlarının hızının, bilgisayarlardaki sinyal hızından 100 milyon kat daha fazla
olduğunu biliyor muydunuz?
Bir insan, arkadaşını hemen tanırken, bir
bilgisayarın bir yüzü tanıması genellikle çok zor oluyor. Beynin pek çok işlemi
aynı anda yaptığını söyleyen bilim adamları, beynin bütün bölgelerinden gelen
bilgilerin tek bir bölgede birleşmediğini, ancak bu farklı bölgelerin kendi
aralarında güzel bir işbirliğine girdiklerini ve bir ağ, yani network
oluşturdukları nı belirtiyorlar. Bizim de dünyaya olan bakış açımız işte bu
karmaşık network sayesinde oluşuyor
gramlık koca bir labirent. Her gün tepemizde ve bizi o yönetiyor. Bazen
duygusal, bazen sinirli; kimi zaman manik, kimi zaman depresif. En güzel
duyguların da, şeytani emellerin de planlayıcısı o... Sırlarla dolu, kapalı ve
karanlık bir kutu gibidir beynimiz.
İşte beynin çözülemeyen 10 sırrı:
1. Bilgi nöronlarda nasıl kodlanıyor?
Beynin en karışık
işlemlerinden bir tanesi, bilginin kodlanması. Bu süreçte beyindeki nöronlar,
yani sinir hücreleri, zarlarının dışında elektrik akımı oluşturuyor. Bu elektrik
akımları, akson adı verilen uzantılara ulaşarak, onlar vasıtasıyla gerekli olan
kimyasal sinyallerin açığa çıkmasını sağlıyor. Bu akımlar sayesinde dünyayla,
çevremizde olup bitenle ilgili bilgiler beynimize aktarılıyor. Ne görüyorum?, Aç
mıyım?, Hangi sokağa sapayım? gibi sorulara yanıt işte böyle
bulunuyor.
2. Anılar beyinde nasıl saklanıyor ve nasıl tekrar
hatırlanıyor?
Bir kişinin ismi gibi, yeni bir şey öğrendiğinizde beynin
yapısında birtakım fiziksel değişiklikler meydana geliyor. Ancak bu
değişikliklerin hâlâ ne tür değişiklikler olduğunu, nerelerde meydana geldiğini,
bilginin nasıl depolandığını ya da yıllar sonra tekrar hatırlanarak tekrar nasıl
gündeme getirildiğini anlayamıyoruz.
Beyinde çeşit çeşit hatıralar var. Ancak
beyin, kısa dönem anılarla (yeni öğrenilen bir telefon numarasını hatırlamak
gibi), uzun dönem anıları (geçen yıl doğum gününüzde yaptıklarınız gibi)
birbirinden bir şekilde ayırıyor. Beyin travması ya da beynin zarar görmesi ise
bu yetenekleri bozabiliyor.
3. Beyin, geleceği nasıl öngörüyor?
Çoğu
zaman gelecekle ilgili birtakım planlarımız ve öngörülerimiz olur. Geleceğin
nasıl şekilleneceğini düşünürüz. Beynimizde, gelecekle ilgili bir şekil vardır.
Ancak beynin bu gelecek simülasyonunu nasıl yaptığı henüz anlaşılmış değil.
Beyin, dünyayla ilgili öngörülerde nasıl bulunabiliyor? Bilim adamları hâlâ
bunun yanıtını arıyor.
4. Duygu ne demek?
Beyin, sadece bilgi
biriktiren bir organ değil; aynı zamanda duygu, motivasyon, korku ve umutları
barındıran bir organ. Bütün bunlar bilinçaltında olan şeyler
aslında...
Örneğin beynin duygularla ilgili bölümü sinirli yüzlere, o yüzleri
görmeden de tepki verebiliyor. Kültürler arasında da temel duyguların dışa
vurulması, aslında birbirine benziyor. Hatta Darwinin de gözlemlediği gibi,
temel duyguların ifade edilmesi bütün memelilerde benzer.
Bilim adamları,
insanların fiziksel tepkilerinin sürüngenlerin ve kuşların tepkilerine çok ciddi
bir şekilde benzediğine dikkat çekiyorlar.
5. Zekâ nedir?
Zekâ farklı
şekillerde karşımıza çıkıyor. Ancak biyolojik açıdan zekânın ne anlama geldiği
henüz bilinmiyor. Milyarlarca nöron, bilgiyi harekete geçirmek için nasıl
birlikte çalışıyor? Gereksiz bilgi beyinden nasıl siliniyor? İki kavram
birbirine uyunca ve böylece bir soruna çözüm bulduğunuzda, beyinde neler oluyor?
Zeki insanlar bilgiyi beyinlerinde hatırlaması kolay, ayrı bir bölgede mi
muhafaza ediyorlar?
Beyin fonksiyonları nın temel işleyişiyle ve nöronlar
arasındaki bağlantılarla ilgili, bilim adamlarının elinde hâlâ çok az bilgi var.
Ancak zekânın, beynin tek bir alanıyla değil, pek çok bölgesiyle ilgili olduğu
üzerinde duruluyor. İnsan beyninin diğer canlılardan farkı hâlâ
araştırılıyor.
6. Beyin, zamanı nasıl algılıyor?
Alkışladığınızda ya
da parmağınızı şıklattığınızda sesi mi daha önce duyarsınız, hareketi mi daha
önce görürsünüz?
Her ne kadar duyma yeteneği, görme yeteneğinden daha hızlı
çalışsa da, parmakların görüntüsüyle, çıkarılan ses aynı anda gerçekleşiyormuş
hissi doğuyor. Yani beyin pek çok olayın aynı anda gerçekleştiği hissi yaratarak
aslında bizi kandırıyor. Beynin zamanla oynadığını aslında çok kolay
anlayabilirsiniz.
Aynanın karşısında sol gözünüze bakın. Daha sonra
bakışınızı sağ gözünüze kaydırın. Gözlerinizi diğer tarafa çevirmek bir zaman
alıyor elbette. Ancak siz gözlerinizin hareket ettiğini görmüyorsunuz.
Gözlerinizi kırpıştırdığınızda da aslında gözleriniz çok kısa süreliğine de olsa
karanlıkta kalıyor. Ancak bu karanlığı da görmüyorsunuz.
7. Nasıl uyuyor
ve rüya görüyoruz?
Zamanımızın üçte birini uyuyarak geçiriyoruz.
Araştırmalara göre, az uyumak sinir sisteminde bozukluğa yol açıyor. Canlılar
uyuduklarında beynin bir bölümü de uyuyor, ama uykunun mekanizması, işleyişi
hâlâ bilinmiyor. Uykuda nöronların aşırı derecede hareket halinde oldukları
biliniyor.
Ayrıca önemli bir sorunu çözmeden önce uyumanın, o sorunu
çözebilmek açısından yararlı olduğu da düşünülüyor. Düzenli uykunun, öğrenme
kapasitesini de artırdığı söyleniyor. Özetle, uyku sayesinde beyin bir şekilde
gerekli bilgileri depoluyor, gereksizleri ise ekarte edebiliyor.
8.
Beynin ayrı ayrı olan sistemleri, birbirleriyle nasıl bütünleşiyor?
Gözle
bakıldığında, aslında beynin her bölgesi aynı görünüyor. Ancak aktivitelerini,
işlevlerini ölçtüğümüzde, her nöron bölgesinde farklı bilgilerin kayıtlı
olduğunu görüyoruz.
Örneğin görme yeteneğini ilgilendiren bölgenin içindeki
alanlarda hareketler, yüzler, köşeler ve renklerle ilgili çeşit çeşit bilgiler
bulunuyor. Yetişkin bir insanın beynini, çeşitli ülkelerin bulunduğu bir dünya
haritasına benzetebiliriz. Beynin içinde koku, açlık, acı, hedef koyma,
sıcaklık, öngörü ve daha pek çok şeyle ilgili beyin ağları var. Farklı
işlevlerine rağmen bu sistemler birbirleriyle bir şekilde bütünleşerek çok iyi
bir işbirliğine giriyorlar.
9. Bilinç nedir?
İlk öpücüğünüzü düşünün.
Bu, hafızanızdan hiç çıkmaz. Peki bu hafıza, bu deneyimi yaşamadan, bu deneyimin
bilincinde olmadan önce neredeydi?
Modern bilimde, bilinç çözülememiş olan en
önemli sırlardan biri. Bilinç, tek bir fenomen değil. Peki ne? Bilinç, beyindeki
hangi sistemlerle ilgili? Bilim adamlarının bu konuda da hiçbir fikri
yok...
Şimdiye kadar yapılan araştırmalara göre, bilinç konusunda, büyük bir
ihtimalle yine bir grup aktif nöron iletişim içinde. Bilincin altında yatan
mekanizmanın moleküllerle ya da hücrelerle ilgili olabileceği üzerinde de
duruluyor. Belki de mekanizma, bu sistemlerin etkileşimleriyle oluşuyor. Bilim
adamları bu sıralar bilincin, beynin hangi bölgeleriyle ilgili olduğunu
araştırıyorlar.
10. Bilgisayara karşı beyin
Beyindeki elektrik
akımlarının hızının, bilgisayarlardaki sinyal hızından 100 milyon kat daha fazla
olduğunu biliyor muydunuz?
Bir insan, arkadaşını hemen tanırken, bir
bilgisayarın bir yüzü tanıması genellikle çok zor oluyor. Beynin pek çok işlemi
aynı anda yaptığını söyleyen bilim adamları, beynin bütün bölgelerinden gelen
bilgilerin tek bir bölgede birleşmediğini, ancak bu farklı bölgelerin kendi
aralarında güzel bir işbirliğine girdiklerini ve bir ağ, yani network
oluşturdukları nı belirtiyorlar. Bizim de dünyaya olan bakış açımız işte bu
karmaşık network sayesinde oluşuyor